Geçen yıl haziran ayında kalp durması sonucu hayatını kaybeden Cüneyt Arkın’ın vasiyetinin çocukları arasında kavgaya neden olduğu iddia edilmişti. Cüneyt Arkın’ın gözlerden uzak bir vaziyette büyüttüğü kızının, babasının kendi el yazısıyla hazırladığı vasiyetnamede kendisine bir şey bırakmadığı için dava açtığı iddia edildi. dergiArkın’ın gündemindeki vasiyet tartışmasına ailesinin yanıt vermesi uzun sürmedi.
“BABAMIN DEFİN YERİ İÇİN BİZDEN HESAP İSTEDİLER”
Cüneyt Arkın’ın Instagram hesabından açıklama yapan aile, şu ifadeleri kullandı: “Medyamızın bazı kuruluşları ve asrın değerli gazetecileri. haberler onlar yaptı. Aile kavgaları, çatışmalar, çatışmalar. Kimimiz bu haberin dolgusuna gelip bazı üzücü yorumlarda bulunduk. Bu açıklama haberi yapanlar için değil, sadece bu aileye gönül vermiş, ailemizi seven ve sayan, bizi görünce gözlerindeki o hoş gülümsemeyi asla eksik etmeyenler içindir. Babam öldükten kısa bir süre sonra da emsal haberler yapıldı. Bağırmanın erdem olduğunu düşünen bazı yorumcular televizyonda “Eskişehir’de neden babasının yanına defnetmediniz” diye bizden hesap sordular. ‘O yoldan gitmek senin için zor oldu mu? ‘Bütün ünlülerin olduğu Zincirlikuyu neden daha çekici’ dediler. Biz sustuk…”
“EDEBİYATTA BABA BABASININ YANINDA YAŞAR”
40’lı yaşlarının başında ölümü düşünecek kadar hayatı ve sonuçlarını sindirmiş olan annemle babamın o mezarı 1980’lere geri götürmüş olmaları elbette anlayamayacakları bir şeydi. Babam, babasının yanında istirahat ediyor. Shoters, merak etmeyin. Burada; En ünlü olduğu zamanlarda bile senetle film çekmek zorunda kalmış, filmin sonunda aynı faturayı iş yaptığı yapımcılara ödettirmek zorunda kalmıştır. 80’li yıllarda erotik sinema çılgınlığı sırasında çektiği bir aksiyon filminde yaralanmış ve aylarca yatakta bakıma muhtaç kalmış. Bir bavul dolusu parayla kapısına geldi. “Zaten yataktasın, yatakta para kazanıyorsun” diyen imalatçıları kapı dışarı eden bir adam ve ailesinden bahsediyoruz.
“ÜZERİNDEKİ ATATÜRK RESMİ PARAYI BİZE FİYAT OLUŞTURAN YALNIZCA ÜZERİNDEKİ ATATÜRK RESMİDİR”
Babamın mezarı henüz ellerinde sıcakken, son gecesinde hastaneye götürülürken, kollarında delikler olan eski püskü hırkası, üzerinde babasının kokusuyla önümüzde asılı duruyor, son el yazması şiirleri. hala masasının üzerindeydi, odasını toplarken buldum, 20 yıl önce bana yazmış, beni ne kadar özlediğini anlatmıştı. Neden 6 ay boyunca her gün para için savaşarak mektup göndermediğini asla öğrenemeyeceğim. Para… Bizim için parayı değerli kılan tek şey üzerindeki Atatürk resmidir. Yüzyılın medyasında bu haberi yapan örgütlerdeki gazetecilere gazeteciliği öğretmeyeceğiz.”
